Ebru demek…

Ebru – suyun yüzeyinde renklerin dansıdır
Ebru – nesilden nesile aktarılan, yüzyıllardır devam eden eski bir gelenektir
Ebru – cezbedici ve büyülüdür
Ebru – meditasyon, yaratıcılık ve güzelliktir
Ebru – her resmin parmak izi gibi eşsizdir
Ebru – resmin, evrenin, suyun sizinle bir olduğu zamanı yakalar

Suyun üstüne resim yapma tekniği yüzyıllardır süregelen gelenektir. Hindistan’ın, Çin’in, Sibirya’nın, Türkistan’ın, İran’ın, Pakistan’ın ve hatta antik Mısır’ın, bu tekniğin ana vatanı olduğunu iddia edilmektedir.

Muhtemelen bu sanat türü şamanlardan geliyordu, çünkü şamanlar da dini törenlerinde benzer aşamalarla suyun üstünde deselern oluşturuyorlardı. Ebru sanatının, 2500 yıl önce bir deri parçasının üstüne işlenmiş ebru desenlerinin bulunması nedeniyle, Altay boyundan geldiği düşünülüyordu. Ya da belki de Çin, yüzyıllar öncesinde kâğıt yapımının bulunmasıyla ebru sanatının kökeninin dayandığı yerdir.  

Çok iyi saklanmış ebru eserlerinden bazıları çok eski tarih kitaplarında ve albümlerde bulunabiliyor. Bulunan en eski eserin tarihi 11. yüzyıla dayanıyor fakat bu zamanlarda ebru sanatı çoktan oluşmuş, gelişmiş ve kendine özgü kural ve yöntemleri yaratmıştı. Bu yüzden ebru sanatının tarihinin 11. yüzyıldan da eskiye dayandığına inanılıyor.

Ebru -suyun üstüne resim yapma- yüzyıllardır gizemiyle birlikte sırlarını koruyor. İlk ebru yaratıcısı ve baskıcısının kim olduğu çoktan zamana aşımına uğradı ve muhtemelen hiç bir zaman bilinemeyecek. Şimdi bildiğimiz kadarıyla ebrunun geleneksel Türkistan bölgesinden doğup ilk eserin de yerel Türkiler tarafından olduğuna inanılıyor. 1600’lerden beri bu teknik ebru olarak biliniyor.

Avrupa’ya doğru olan yolculuğunda ebrunun teknikleri pek çok bölge, ülke, değişen malzemelerle ve formüllerle birlikte değişti. Ne yazık ki, ilk ustaların bilgileri ve teknikleri belgelenemediği için sonraki nesillere aktarılamadı. Şu anda bile, şimdiki ustalar ebrunun eski ustalarından gelen sırlarını tamamıyla çözebilmiş değil.

1800’lerde, ebru sanatı kitap ciltçilerinde tercih edilen bir kaplama oldu. Bu zamanlarda bazı İngilizce kitaplar iç kapaklarında bulunan gizemli sanatı çözmeye kendilerini adamıştı.

İtalya ve İspanya seyahatinin başlaması ile birlikte, ebru sanatı şu an bildiğimiz haline geldi. Ebru için yeni bir çağ başlıca Venedik ve Floransa başta olmak üzere, İtalya’da başladı. O zamanlardan beri Venedikliler ve Floransalılar dünyanın en iyi ebru örneklerini yapmakla biliniyorlar.

Ebru, bu yolculuğuna Fransa, Hollanda, İngiltere ve diğer ülkelerle devam etti. Her ülke, her bölge, her sanatçı ve her boyanın damlası ebru sanatına yeni bir şeyler kattarak, yeni malzemeler ve tekniklerle kendini geliştirdi.

Bugün, ebru sanatı sadece kâğıdın üzerine değil kumaş, deri, tahta, seramik, kil ve sıva üzerine de yapılabiliyor. Dahası moda tasarımcıları bu sanatın eşsizliğini kendi koleksiyonları üzerinde gösteriyorlar.

Her resim – aslında resim, su ve evrenin sizinle birleştiği bir anın fotoğrafı gibi… Suyla bir muhabbet başlar, biri sürecin anını yürütmektedir ve kişi kendini ve dünyayı daha derin bir şekilde anlayabilmektedir. Suyun kendisi ilk girişimden sonra bir aynaya, ruhun barometresine dönüşür.

Ebru sanatı renklerdeki, gölgelerdeki ve modellerdeki sürekli değişimin suyla devamlı bir dansıdır. Gözlem yapmak, sürece katılmak zihni, ruhu ve vücudu yatıştırır. Ebru, günlük yaşamdan elde edilen çalışmalardan bir sığınak oluşturabilecek kapasiteye sahiptir. Ebru size sabır, sakinlik ve uyum duygusu hissettirir.

Geleneksel ebru sanatında, kullanılan bütün malzemeler natürel ve organiktir: su, boya, gül ağacı, su koyulaştırıcı maddeler, sulandırıcı (ox gall) ve at kılı gibi…

İlk andan itibaren ebru, sizi güzelliği ve eşsizliğiyle tutsak edecektir.

Yetenek seviyesine ya da sanatçının niyetine bakmaksızın ebru; sanatçı, malzeme, hayat ve zamanla birlikte son derece kişisel bir yolculuktur. Ebru bir sanat modelinden fazlasıdır. O, bilgiyi, tarihi, derin sanatsal gizemi ve kültürel yolculuğu birleştirmiştir.

Bugün yolculuğunuza başlayın!

Daha fazla bilgi almak için buraya tıklayınız.